Narmanlı Han (Beyoğlu) – Narmanlı Yurdu – Eski Rus Elçilik Binası
Narmanlı Han ya da bilinen diğer ismiyle Narmanlı Yurdu, Beyoğlu’nda İstiklal Caddesi üzerinde, İsveç Konsolosluğu’nun tam karşısında yer alır.Beyoğlu’nun en eski tarihli binalarından biri olan 180 yıllık Narmanlı Han, 1831’de Rus elçilik binası olarak inşaa edilmiştir. Yapı ünlü İtalyan mimar G. Fossati‘nin eseridir.
Hanın Sofyalı Sokağı’na bakan ve yüksek duvarlarla çevrelenen yeri, 1914’e dek Rus hapishanesi olarak kullanılmış, Rusya ile ilişkilerin askıya alınmasından sonra bina yıllarca bakımsız kalmıştır.1917 Ekim devrimi sırasında, İstanbul’da çok sayıda Rus mültecinin olduğu zamanlarda da, yapı elçilik binası olarak kullanılmaya devam etmiştir.
Yine Fossati’nin bir eseri olan bugünkü Rus elçilik binası açılınca han, Rus konsolosluk bürolarına ve Rus şirketlerinin bürolarına ev sahipliği yapmıştır.1930’lu yılların başında yapıda, Rus hükümetine bağlı ‘‘Neft Syndicat’’ ile ‘‘İntourist’’ firmalarından başka ofis kalmamıştır.
1933’de tamamen boşaltıldıktan sonra bina, İstanbul’un ünlü tüccarlarından Avni ve Sıtkı Narmanlı kardeşlerin mülkiyetine geçmiştir. Sanatsever Narmanlılar hanın odalarını ucuz bedellerle sanatçılara, yayınevlerine kiralamışlar ve yapının adeta bir sanat ve kültür merkezine dönüşmesine vesile olmuşlardır.
O yıllarda Narmanlı Yurdu olarak anılan binada, Aliye Berger, Ahmet Hamdi Tanpınar, Bedri Rahmi Eyüpoğlu, Ne’şet Atay başta olmak üzere birçok yazar ve sanatçı iz bırakmıştır. Beş ressamdan oluşan D Grubu ilk sergisini 1993 yılında,Narmanlı Yurdu’nun altındaki Mimoza şapkacısında açmıştır.
Türkiye Ermeni basınının önemli yayın organlarından Jamanak’ın merkezi, uzun süre bu binada faaliyet göstermiştir. İstanbul’un ilk konfeksiyoncularından Visconti’nin mağazası, kürkçü Sanoviç ve Andrea Kitapevi de Narmanlı Han’ın küçük dükkanlarını mekan tutan diğer isimlerdir.
İstiklal Caddesi üzerinde özgün hali çok az bozulan iki yapı vardır; bunlardan biri Fransız Kültür Merkezi, diğeri de Narmanlı Han’dır. Devasa görünümlü, iki katlı Narmanlı Han’ın, üst katı büyük fil ayaklar üzerine oturtulmuştur. Sadece ön cephesi süslemeli olan yapının, yan cepheleri oldukça yalındır. Han’ın ortası nda bir avlu yer alır. Bu avluyu çevreleyen duvarın iç bölümünde bulunan yerleşim merkezlerinin tümü iki katlıdır. Sadece, havuzun hemen arkasındaki, diğer yerleşim merkezlerinden ayrılmış olan bölüm, tek katlıdır.
Yapının ana giriş kapısı tam ortadadır. Binanın cadde üzerindeki büyük kapısından başka, bürolara dıştan çıkılan ikinci bir kapısı daha bulunmaktadır. Ayrıca İsveç Sokağı’na açılan küçük bir kapı ile Sofyalı Sokağı’na bakan ve kullanılmayan demirden çok küçük bir kapı daha vardır.
Narmanlı Han, iç avlusu ve bahçesi gibi özellikleri ile apartman tipi yapılardan ayrılmaktadır. Beş bloktan oluşan yapının, büyük bir kısmı günümüzde atıl durumdadır. A, C ve D bloklarında, hediyelik eşya, aksesuar, büfe, tekstil, terzihane, restoran&bar, eczane gibi dükkanlar hala varlığını sürdürürken, diğer bloklar kapalıdır.
Yapı Kredi Koray 2001 yılında restore etmek amacıyla Narmanlı Han’ın yüzde 15’lik hissesini satın almıştır. Anıtlar Kurulu’nun onay verdiği proje, sivil toplum kuruluşlarının itirazı üzerine uygulamaya konulamamıştır. Proje bir türlü hayata geçirilemeyince, Narmanlı Han’ın varisleri 2008’de Yapı Kredi Koray’a dava açarak hisselerini geri almak istemiş ve davayı kazanmışlardır.
Ocak 2014 itibari ile Narmanlı Han, Mehmet Erkul ve Tekin Esen’e 57 milyon dolara satılmıştır.
Linkler:
Arkitera.com
Tarihiistanbulyapıları.com
Olun Kilti
Bakimsiz olsa dahi gunumuze dek bozulmadan kalabilmis mustesna tarihi bir binanin tekrar hayata gecirilip eski gorkemli haline donusturulebilmesi icin gereken “IMAR” musadesinin verilmesi cok isabetli. Studio apartmanlarinin da binaya musbet katkisi olucak. Isabetli bir karar. Bu calisma bittigi zaman butun o civarin gorumune cok musbet katkisi olucaktir.Bu calismada emegi gececek herkese IYI SANSLAR dilerim.