Ayasofya Camii Şadırvanı,caminin ana giriş kapısı olan güneydeki yan kapısının yakınlarında, avlunun ise güneybatı köşesinde yer alır. I.Mahmut döneminde 1740-1741’de,  erkeklerin abdest gereksinimini karşılamak amacıyla, diğer ek binalarla birlikte inşaa edilmiştir. Eser, İstanbul’daki şadırvanlar içinde gerek mimari oranları gerekse süslemesi ile özel bir yere sahiptir.

 Ayasofya Camii Şadırvanı, tasarımının ana hatlarında Klasik Osmanlı çizgisinde,bezeme detaylarında ise Barok üslubunda yapılmıştır. Bir sekizgenin köşelerine oturtulmuş, mukarnas başlıklı 8 mermer sütunun taşıdığı sivri kemerlerden oluşan revağın üstü, kurşun kaplı, geniş bir saçakla örtülmüş; ortasına yine kurşun kaplı bir kubbe yerleştirilmiştir. Mermer revak kemerlerinin üstünde, dış yüzeyde, Baltacızade Mustafa Paşa’nın celi sülüs hattıyla kabartma olarak yazdığı, bir yazı kuşağı bulunur. Bu yazı kuşağında, sekizgenin her kenarına iki beyit gelecek şekilde, toplam 16 beyit yer almaktadır. Aynı bölümde iç yüzeyde de, ta’lik hatlı bir manzume görülür.

Şadırvanın ortasında 16 dilimli mermer su havuzu, havuzun ortasında da, mermerden bir şadırvan göbeği vardır. Her dilimin ortasında tunç muslukların yer aldığı bu bölüm, Barok bezemelerle tezyin edilmiştir. Havuza yaklaşılmasını engelleyen tunç şebekelerin üstünde, havuzu örten tel kubbe yer alır. Tunç kafesin tepesindeki alemin üzerinde Enbiya Suresi’nden bir ayet bulunmaktadır. Şadırvanın saçağının tavanı, yaldızlı nakışlar ve çıtalarla süslenmiş; kubbenin mavi boyalı iç yüzeyi ise yaldızlı çıtalarla dilimlere ayrılmıştır.