degisti.com

zamanla her şey değişir…

Florya Atatürk Deniz Köşkü

Florya Atatürk Deniz Köşkü, Bakırköy Florya’da yer alır. 1935 yılında inşaa edilen yapının mimarı Seyfi Arkan’dır. Doktor Neşet Ömer’in, Atatürk’ün yaşamının son dönemlerinde hastalığına iyi geleceği düşüncesiyle, yapımını önerdiği Deniz Köşkü, 48 gün gibi kısa bir sürede tamamlanmıştır.

Read More

Hırka-i Şerif Camii

 

Hırka-i_serif_camii_1930

Hırka-i Şerif Camii, Fatih’de Atikali semtinde, ismini verdiği mahallede, Keçeciler Caddesi üzerinde yer alır. Camii, Sultan Abdülmecit tarafından 1851 yılında, Hz. Muhammet tarafından Veysel Karani’ye hediye edilen “Hırka”nın muhafaza edilmesi ve halkın ziyaretine açılması gayesiyle yapılmıştır.

Veysel  Karani’nin vefatından  sonra “Üveysi” sülalesinin elinde kalan Hırka-i Şerif, XVII. yüzyıl başlarında Sultan I. Ahmet’in fermanı üzerine, Şükrullah Üveysi tarafından İstanbul’a getirilmiş ve bugünkü Hırka-i Şerif Camii yakınında bir evde “Hırka” ziyareti başlatılmıştır. Daha sonraları Veziri Azam Çorlulu Ali Paşa (1670-1711) tarafından, Hırka’nın muhafazası için, kagir bir hücre ile bitişiğinde bir çeşme ve imaret inşa ettirilmiştir. Sultan I. Abdülhamit de, 1780 tarihinde, şimdiki caminin avlusunun kuzeyinde bulunan küçük kagir hücreyi inşaa ettirerek, ziyaretlerin burada yapılmasını sağlamıştır. Bunları Hırka’nın şanına layık görmeyen Sultan Abdülmecit ise bir camii ve ziyaret mahalli yaptırmaya karar vermiş; çevredeki birçok bina kamulaştırılarak yıktırılmış, 1847′de başlayan inşaat 1851′de sona ermiştir.

Read More

Marmara Üniversitesi Haydarpaşa Kampüsü (Mekteb-i Tıbbiye-i Adliye-i Şahane)-(Mekteb-i Tıbbiye-i Şahane)

marmara_universitesi_haydarpasa_kampusu_mekteb_i_tibbiye_i_sahane

Mekteb-i Tıbbiye-i Adliye-i Şahane (Mekteb-i Tıbbiye-i Şahane), kökü Sultan II. Mahmut’un 14 Mart 1827′de açtığı Tıphane’ye uzanan, Türkiye tarihindeki ilk Tıp fakültesidir. Ülkemizin bu ilk modern tıp okulu, daha sonra Mekteb-i Tıbbiye-i Adliye-i Şahane ismini almış ve İstanbul’un çeşitli yerlerinde hizmet vermiştir.

Bugün, Marmara Üniversitesi Haydarpaşa Kampüsü olarak hizmet veren ve görkemli mimarisi ile dikkat çeken yapının, Mekteb-i Tıbbiye-i Şahane ismi altında, tıp fakültesi olarak inşaasına, Sultan II Abdülhamit döneminde, 1895 yılında başlanmıştır. 6 Kasım 1903 tarihinde ise bina eğitime açılmıştır.

Bu okul sayesinde, o zamana kadar dağınık bir şekilde hizmet veren ve bir semtten diğerine taşınan tıp okulları, böylece tek bir komplekste hizmet veren, modern bir kampüs yapısı içerisinde toplanmıştır. Bina, Türkiye’deki modern tıp eğitiminin tarihi içerisinde önemli yer tutmuş, Kurtuluş Savaşımıza ve yakın dönem tıp tarihimizin önemli olaylarına tanıklık etmiştir.

Read More

Dolmabahçe Saat Kulesi

 

Dolmabahçe Saat Kulesi, Bezmi Alem Valide Sultan Camii ile Dolmabahçe Sarayı’nın  Saltanat Kapısı arasında yer alır. 1890-1895 yılları arasında, Sultan II.Abdülhamit tarafından mimar Sarkis Balyan’a yaptırılan saat kulesi, 1.210.550 kuruşa mal olmuştur. II.Abdülhamit, bu saat kulesini yaptırdıktan sonra, tahta çıkışının 25.yıldönümünde, Anadolu’daki bir çok kente daha saat kuleleri yapılmasını istemiştir.

Read More

Karaköy Palas

karakoy_palas

 

Döneminin ünlü mimarlarından, İstanbul doğumlu Levanten Guilio Mongeri’nin 1910’larin sonlarında inşaa ettiği Karaköy Palas, Karaköy Meydanı’nda, Kemeraltı Caddesi üzerinde yer alır. Yapı başlangıçta dört katlı düşünülmüşse de, üç ayrı kuruluş tarafından birlikte kullanılma koşulu, tasarımını etkilemiştir. Cephe düzenlemesinde görülen, alışılmamış asimetri de, bu kurgunun bir yansımasıdır.

Read More

Galatasaray Lisesi

Beyoğlu’nda, İstiklal Caddesi üzerinde yer alan Galatasaray Lisesi (Mekteb-i Sultan-i), Türkiye’de ilk defa lise derecesinde ve batılı anlamda kurulan okuldur. Devlet adamı yetiştirmek amacıyla Sultan II. Beyazıt tarafından 1482’de kurulan mektep, adını kurulduğu bölgeden almış ve “Galata Sarayı” olarak anılmaya başlanmıştır. Okul, modern konumuna ise 1 Eylül 1868’de, Sultan Abdülaziz döneminde kavuşmuştur. Mekteb-i Sultani 1923 yılında Cumhuriyetin ilanı ile beraber Galatasaray Lisesi ismini almıştır. Galatasaray Lisesi’nde kullanılan ana dilin Fransızca ve Türkçe olması sebebiyle okul, halk arasında “Fransız Lisesi” olarak da bilinir.

Galatasaray Lisesi’nin kuruluşunun ilginç bir de öyküsü vardır. Evliya Çelebi’nin aktardığı üzere, II.Beyazıt bir kış günü Galata sırtlarında avlanırken, son derece bakımlı,büyük bir bahçe içinde,köhnemiş küçücük bir kulübe görür. Kulübenin sahibi Gül Baba ile tanışan padişah,onu bahçeye gösterdiği özenden dolayı ödüllendirmek ister ve Gül Baba’nın isteği üzerine,bu bahçeye bir mektep ve hastane yaptırır. Okulun inşaası  Gül baba ile Beyazıt arasındaki bu tanışmaya dayanıyor gibi görünse de, aslında II.Beyazıt, babası Fatih Sultan Mehmet’inin idealindeki okulu, “Galata Sarayı Ocağı” adıyla kurarak, Osmanlı Saray eğitiminin önemli bir parçasını oluşturmuştu.

Read More