degisti.com

zamanla her şey değişir…

Sultan Abdülmecit Türbesi

Sultan Abdülmecit Türbesi

Sultan Abdülmecit Türbesi, Fatih’de Yavuz Selim semtinde, Yavuz Sultan Selim Camii’nin arkasındaki hazirede yer alır. Haliç’e(http://www.degisti.com/index.php/archives/5934) hakim doğal bir teras oluşturan bu hazirede, Yavuz Sultan Selim’in Türbesi, eşi Hafsa Sultan’ın türbesinin kısmen korunmuş duvarları ve Yavuz ile Kanuni’nin çocuklarına ait bir türbe daha bulunmaktadır. Sultan Abdülmecit 38 yaşında Ihlamur Kasrı’nda(http://www.degisti.com/index.php/archives/4068) vefat etmiş ve sonrasında bu türbeye defnedilmiştir.

Türbe’nin inşaa kitabesi bulunmamaktadır. Büyük olasılıkla Abdülmecit’in ölümünden önce 1861 yılında yapılmıştır. Mimarının kim olduğu kesinlik kazanamamakla beraber, dönemin Hassa Başmimarı Garabet Balyan tarafından inşaa edildiği ya da en azından onun sorumluluğu altında yapıldığı düşünülmektedir.

Alçak bir su basman üzerinde yükselen kesme taştan, sekizgen planlı türbenin üzeri kubbe ile örtülüdür. İç kenarları 3.20 m. uzunluğunda olan sekizgen gövdenin dış köşelerinde, her biri komşu yüzeyi düşeyde sınırlayarak keskin bir kenar oluşturan yivsiz pilastrlar bulunur. Bu pilastrlar üstte yapıyı çepeçevre dolaşan bir kornişi ve ensiz kasnakla onun üzerine oturan basık kubbeyi taşımaktadır. Pilastr başlıklarının silmeleri, arasındaki yüzeylerin üzerinde de devam eder.  Yapının ilk yapıldığı dönemde önünde bulunan iki tarafı sedirli,ahşap sundurma günümüze gelememiştir. Giriş kapısı üzerinde 1910 tarihli, Hattat Hulusi Efendi’nin yazdığı Sad Suresi’nin 50. ayeti yer alır.

Yatay bir silmenin ikiye böldüğü yan yüzeylerde, her iki bölümde de profilsiz bir kademeyle geri çekilmiş, pencerelerin açıldığı dikdörtgen yüzeyler çerçeveler. Giriş cephesi dışındaki her cepheye, iki sıra halinde altlı üstlü pencereler açılmıştır. Bu pencerelerden alt sıradakiler düz atkılı olup, üsttekiler daha küçük ve kaş kemerlidir. Her iki pencere sırasında da duvardan ayrı bir söve söz konusu değildir.

Abdülmecit Türbesi dış görünümü itibariyle İstanbul’daki diğer padişah türbelerinden oldukça yalındır. Yapının bütününde alışılmadık sarı bir kireç taşı kullanılmış ve revak yerine basit bir sundurma yapılmıştır. Bu durum, Cevdet Paşa’nın Tezakir’inde bahsettiği alçakgönüllülükten çok, H.Şehsuvaroğlu’nun Dahiliye Nazırı Damat Şerif Paşa’dan aktardığı gibi, türbenin aslında Sultan Abdülmecit’in kendinden önce ölen oğulları için yapılmış olması ile açıklanabilir.

Kubbedeki tezyinat tüm yapının en özenliği işçiliğine sahiptir. Duvar bitimindeki altın varakla kaplı sekizgen kornişin üzerinde, sarkann saçakları pilastrların doğrultusuna gelen sekiz dilimli bir örtü betimlenmiştir. Örtünün sarı renkli zemini üzerinde, bitkisel zarif bir bezeme bulunur. Kubbe içindeki bezeme , sandukaların üzerindeki koyu vişne çürüğü kadife örtülerin sırma işlemesiyle aynı üsluptadır. Üst pencerelerde, mekanın pastel renkleriyle uyuşmayan canlı ve fazla iri vitraylar mevcuttur.

Hattat Şevki Efendi’nin celi-sülüs yazı ile yazmış olduğu sekiz ayet kitabesi, giriş kapısından başlayarak tüm türbeyi dolanır. Burada Yusuf suresinin 96., İsa suresinin 79., Rahman suresinin 26.-27.-46., Yusuf suresinin 62., Hud suresinin 73., ve Rahman suresinin 26. ayetleri yazılıdır. Ayrıca duvarların köşelerine de, celi-sülüs yazı ile Esma-ül Hüsna, İsm-i Celâl, İsm-i Nebî, Çehar yar-Güzin ve Hasan ile Hüseyin isimleri yazılıdır.

Abdülmecit’in çocuklarının, türbeye verdiği çok sayıdaki değerli armağanlar bugün mevcut değildir. Türbedeki muhteşem avize, Galata Mevlevihanesi’ndeki Divan Edebiyatı Müzesi’nin kuruluşu sırasında oraya götürülmüş ve semahaneye asılmıştır. Bunun yanı sıra sandukanın gümüş şebekesi de Türk ve İslam Eserleri Müzesi’ne(http://www.degisti.com/index.php/archives/6366) kaldırılmıştır. Sandukası üzerindeki feste bulunan değerli sorguç da Topkapı Sarayı Müzesi’ndedir.( http://www.degisti.com/index.php/archives/956). Türbenin içerisindeki levhalar ise İstanbul Türbeler Müzesi’nin deposundadır. Bu eserlerin türbeden alınmasının nedeni de hırsızlığa karşı alınan bir önlemdir.

Türbe içerisinde Sultan Abdülmecit’in sandukasından başka, oğulları Şehzade Mehmet Abdüssamet’e(ö.1855), Şehzade Osman Seyfettin’e(ö.1855) ve Şehzade Burhanettin’e(ö.1876) ait sandukalar da bulunmaktadır.

 

 

Kaynakça:

Akın Günkut, “Abdülmecit Türbesi”, Dünden Bugüne İstanbul Ansiklopedisi, c.1,s.53,54.

Kenthaber.com

Sanattarihi.net

Paylaşmak ister misiniz ?

Admin

Website:

Leave a Reply

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir