İsmail Ağa Kahvehanesi
İsmail Ağa Kahvehanesi, Kanlıca İskelesi’nin hemen yanında yer alır. 1892 yılında inşaa edilen ayrık nizam, tek katlı, 42m2 , ahşap/bağdadi bina, Kanlıca’da(http://www.degisti.com/index.php/archives/6873) yoğurdun asırlık adresi olarak bilinir.
Birçok kere tamir görmüş; iç tavan kornişi ampir, dış pencere kornişi eklektik kabartmalarla bezenmiştir. Kiremitli, kesik piramidal çatısı saçaklıdır. Saçak altında ahşap furuşlar (Ki bu furuşları Ortaköy Gazi Osman Paşa Yüzme İhtisas Kulübü ile Yeniköy Sait Halim Paşa Yalısı’nda da (http://www.degisti.com/index.php/archives/5947) da görürüz.) ve giyotin tarzı ikili, dikdörtgen pencereler görülmektedir. Kuzey yönündeki beş pencereden ilki, eşikten kapı haline dönüştürülmüş, böylece içte ve dışta bütünlük sağlanmıştır.
Yapı, pencereleri, kenar bordürleri ve plan ölçeği ile özgündür. Ancak tekne tavan birçok defa yenilenmiş, dış boyası sık sık değiştirilmiştir. Osmanlı kiremitleri Marsilya tipine çevrilmiş, eski kahve ocağı da bozulmuştur.
27.08.1974 günü, kahvenin sahibi olan Şevket Sipahioğlu şunları söylemiştir: “ Tapu kaydına göre Sultan Mahmut vakfından 81 sene evvel Lütfi Bey adında bir zat, güneyindeki şimdi yerinde beton basit bir bina bulunan yalı ile beraber bu kahvehaneyi yaptırmış. İsmail Ağa burayı satın alarak işletmeye başlamış. “Boğaziçi Konuşuyor” da Cabir Vada, kahvede 1945 yılında tarih levhasının da bulunduğunu kaydediyorsa da bu levha kaybolmuştur. İsmail Ağa ölünce kahvehane oğlu olarak bana intikal etti.”
Hala kahvehane olarak adlandırılsa da bugün bir kafe olarak hizmet veren yapı, özellikle haftasonları sadece İstanbulluları değil yabancı turistleri de ağırlamaktadır.
Kaynakça:
O.Erdenen, Boğaziçi Sahilhaneleri I Anadolu Yakası, Kültür A.Ş, İstanbul 2006,s.85
istanbulkulturenvanteri.gov
Leave a Reply