Fındıklı Molla Çelebi Camii – Kabataş Camii
Molla Çelebi Camii, İstanbul’un Fındıklı semtinde,Meclis_i Mebusan Caddesi’nin deniz tarafında yer alır. Kabataş Camii ve Fındıklı Camii olarak da bilinen ve inşaa tarihi net olarak bilinmeyen yapı, 1560-1580 yılları arasına tarihlendirilmektedir. Mimar Sinan’ın eseri olan caminin banisi, kadı Mehmet Vusuli Efendi’dir. İlk yapıldığında,hamamı ve sıbyan mektebiyle beraber bir yapılar topluluğu içinde yer alan camii,bugün külliyeden kalan tek yapıdır.
1723,1724,1823,1834 yangınlarında zarar gören camii,18.yüzyılda Tuğracı Ömer Ağa tarafından gerçekleştirilen de dahil olmak üzere birçok kez onarım görmüştür. 1958 yılında kıyı şeridi genişletilirken Molla Çelebi Hamamı ortadan kalkmış, camii de büyük bir restorasyon geçirmiştir. Bu restorasyon sırasında yenilenen son cemaat yeri, beş kubbeyle örtülüdür.
Kesme küfeki taşınan inşaa edilmiş olan Molla Çelebi Camii, Mimar Sinan’ın altıgen şemalı camilerindendir. Harimi 18.90×16.40m. ebatlarındadır. On pencerenin yer aldığı kasnaklı,11.80m. çaplı kubbesini, dört adet sütun taşımaktadr. Ana kubbenin köşelerinde dört çeyrek kubbe ve mihrap üzerinde beşinci çeyrek kubbe yer alır. Kalem işleriyle bezenmiş minberi ve mukarnaslı mihrabı klasik mimari çizgisindedir.
Yapının tek şerefeli ince minaresi, son cemat yerinin sağ köşesinde yükselir. 1999 depreminde zarar gören minare, 2001 yılında yeniden yapılmıştır.
1786’da Molla Çelebi Camii önüne Koca Yusuf Paşa tarafından yaptırılan sebil,1958 yılındaki yol genişletme çalışmaları sırasında yerinden sökülmüş,Kabataş Vapur İskelesi karşısındaki set duvarının önüne monte edilmiştir. Bugün kafe olarak hizmet vermektedir.
Kaynakça:
B.O.Ural, İstanbul’un 100 Mimar Sinan Eseri, Kültür A.Ş.,İstanbul 2010, s.42
ayfer
Caminin avlusu kaldırılmış, 1561 tarihli hamamı yıktırılmış. Caminin de hamamla aynı tarihlerde yaptırılmış olması gerektiğini Oktay Aslanapa, Mimar Sinan’ın Hayatı ve Eserleri adlı kitabında belirtmiş. Yine aynı kitapta “1787’de Koca Yusuf Paşa tarafından yaptırılan, iki yanda sebilleri ile bir çeşme, Barok tarzında yarım daire, güzel bir cephe meydana getiriyordu. Bu da 1958’de yol genişletilirken karşı tarafa alınmıştır” denilmekte.