Kuzguncuk, İstanbul’un Anadolu yakasında, Üsküdar(http://www.degisti.com/index.php/archives/1085) ilçesine bağlı bir semttir. Paşalimanı ile Beylerbeyi(http://www.degisti.com/index.php/archives/1196) arasındaki yerleşme, kuzeybatı-güneydoğu doğrultusunda oluşmuş; Boğaziçi’ne açılan bir vadi içinde gelişmiştir.

Bazı kaynaklarda, Kuzguncuk’un eski adının “Altın Kiremit” anlamına gelen, “Hrisokeramos” olduğu ve bu adın, II. İustinos(hd 565-578) tarafından yaptırılmış olan, çatısı altın yaldızlı kiremitlerle kaplı bir kiliseden geldiği belirtilmektedir. Diğer bir görüş de, eskiden yerleşime verilen “Kosinitza” adının, bozularak “Kuzguncuk” halini aldığı yönündedir. Evliya Çelebiye göre ise Kuzguncuk adı, Fatih Sultan Mehmet zamanında buraya yerleşmiş olan “Kuzgun Baba” isimli bir veliden gelmektedir. Semt, İstanbul’un Anadolu yakasındaki ilk Musevi yerleşim bölgesidir.

Osmanlı İmparatorluğu’nun 17.yüzyılda, İspanya’nın zulmünden kaçan  Musevileri bu bölgeye yerleştirmesiyle, bölgede önce Musevi yerleşimi başlamıştır. 18.yüzyıldan itibaren Ermenilerin ve Rumların da bölgeye yerleşmesiyle, Kuzguncuk bir gayrimüslimler semti olmuştur. Bu sebeple yerleşimde müslümanlara ait dini yapılar azdır. 19. yüzyılın sonlarından Üryanizade Mescidi(http://www.degisti.com/index.php/archives/11037) ile 1952 tarihli Yeni Cami bu yapılardan ikisidir. 1865-1866’da çıkan ve Kuzguncuk’da büyük zarara yol açan yangından sonra yapılan iskele, semte deniz ulaşımını kolaylaştırmıştır, ki bu iskele hala kullanılmaktadır. Kuzguncuk’da yapılar, bugüne dek geçirdiği yangınlardan kalabilen ve 19.yy’ın ikinci yarısıyla 20.yy’ın başına tarihlenen sıra evler, tek evler, köşkler ve son dönem apartmanlardan oluşmaktadır. Türkler Kuzguncuk’ta, 20yy.ortalarından itibaren çoğalmaya başlamıştır.

Pembe Yalı(Fethi Paşa Yalısı) ve eskiden bu yalıya ait olan ünlü Fethi Paşa Korusu da semt sınırları içinde yer alır. Yerleşimde, bir Müslüman Mezarlığı, bir Rum Mezarlığı (Marko Paşa da burada gömülüdür), bir de Musevi Mezarlığı vardır.

Günümüzde Kuzguncuk, çarpık yapılaşmanın pek görülmediği, büyük iş ve alışveriş merkezlerinin yer almadığı, İstanbul’un hareketli temposunun dışında kalabilmiş bir yerleşimdir. Televizyon tarihimizin uzun soluklu ve iz bırakan dizilerinden biri olan Perihan Abla, uzun yıllar boyunca Kuguncuk’da çekilmiştir ki, dizinin çekildiği sokağa sonradan Perihan Abla ismi verilmiştir.