Ahırkapı

İstanbul’un tarihi semtlerinden biri olan Ahırkapı, Çatladıkapı ile Sarayburnu arasında yer alır. Doğuda Sarayburnu, batıda Çatladıkapı, Küçükayasofya, kuzeyde Sultanahmet(http://www.degisti.com/index.php/archives/852) ve Topkapı, güneyde ise Marmara Denizi ile çevrelenmiştir. Semt, idari bakımdan Sultanahmet Mahallesi ile Cankurtaran Mahallesi arasında bölünmüş durumdadır.

Bizans döneminde Manganai Sarayı‘nın burada bulunmasından dolayı Manganai Mahallesi denen bölgeye, Osmanlı zamanında Topkapı Sarayı’nın(http://www.degisti.com/index.php/archives/956) has ahırlarının burada yer almasından dolayı Ahırkapı denmiştir.

Bizanslılar döneminde olduğu gibi Osmanlı’da da saraylar ve tapınaklar bölgesi olmuştur Samatya. Bizans döneminden iki ünlü mahallesi Arkadianai ve Topoi’nin dışında, İmparatorluk sarayı olan Büyük Saray’ı, Mangana ve Bukoleon Sarayı’nı, Georgıos, Lazaros Manastırı’nı, Aziz Menas, Hodegetrıa, Soteros gibi merkezi kiliseleri, Lazarus ve Hodegetrıa sur kapılarını(sonradan Ahırkapı ve Otluk kapısı olacaktırlar) Tizkanisterıon’u sayabiliriz.

Osmanlı zamanında oluşan Cankurtaran ve onun uzantısı olan Ahırkapı Mahallesi (ya da Akbıyık Mahallesi), Çatladıkapı’ya kadar hep akıncıların, sadrazamların, dervişlerin yerleştiği mahallelerdi. Semt bu özelliğini hemen hemen 19.y.y. batılılaşma dönemine kadar muhafaza etti.

Osmanlı İmparatorluğu zamanından ise günümüze Ahırkapı’yla özdeşleşmiş olan Ahırkapı Feneri (1755), Akbıyık Hamamı, Akbıyık Mescidi ve Tekkesi, Kapuağası -Mahmud Ağa Camii,İshak Paşa Camii ve hamamı, Hekimoğlu Ali Paşa Validesi Çeşmesi, Hamamizade İsmail Dede Efendi’nin Evi gibi yapılar ulaşabilmiştir.